canvade
Yeni Üye
Sıhhat Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl, ‘2021 Yılı Bahar Periyodu TUS’ datalarına dikkati çekerek acil bir müdahale yapılmazsa Türk cerrahisinin fazlacalu organ yetmezliğinden kaybedilme riskiyle karşı karşıya olduğunu söylemiş oldu.
Cevdet Erdöl
Sıhhat Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Cevdet Erdöl, 2021 Bahar Periyodu Tıpta Uzmanlık İmtihanında en yüksek puanı alan birinci 100 doktorun 27’sinin dermatoloji seçtiğini, riskli, komplikasyonun fazla görüldüğü beyin cerrahisi, bayan doğum, genel cerrahi branşlarından uzak durduğunu söylemiş oldu.
Erdöl : “Listeyi takiben daha sonraki 10 doktor plastik, rekonstrüksiyon ve estetik cerrahi seçerken daha sonraki 8 doktor ise tercihini radyolojiden yana kullanmış. Yani riskli, komplikasyonun fazla görüldüğü beyin cerrahisi, bayan doğum, genel cerrahi, göğüs cerrahisi, kalp damar cerrahisi üzere branşlar tercihlerin epeyce uzağında. Ülkemizin tıbbi geleceğini son derece olumsuz etkileyecek bu gidişatın değişmesi için müdahale gerekiyor.” bu biçimde giderse ne dava açılacak bir cerrah ne davaya mevzu olacak bir ameliyatın kalacağını tabir eden Erdöl, “Yakın gelecekte ameliyatlarımızı yapacak, riskli hastalarımıza el uzatacak kalp, beyin, genel cerrahi uzmanları, kardiyolog, radyolog bulamayacağız. Eşimizin, kızımızın doğumuna girecek kadın-doğum uzmanları, acil servislerde çalışacak nitelikli tabipleri mumla arayacağız” dedi.
BRANŞ ASİSTANI BULUNAMIYOR
Tabiplerin riskli branşlardan uzak durmasının sebeplerine değinen Erdöl, “Tıbbi kusur yani malpraktis davaları, sıhhatte şiddet olayları, asistanlık sürecinin fizikî ve ruhsal olarak yıpratıcı olması, cerrahi branşların ağır iş yükü ve feda edilen yılların karşılığının maddi olarak alınamaması bu branşların seçilmemesine yol açıyor.” sözlerini kullandı. Tıbbi malpraktis davaları adeta bir caydırma hareketine dönüştü.” diyen Erdöl, şu biçimde devam etti: “Hekimleri ekonomik istikametten istismar için kurulan bir bölüm haline gelen bu sistem değişmeli. Davalar niçiniyle yılda 300-400 nakil yapılan hastanelerde cerrahi branş asistanı bulunamaz hale geldi. Kendini insan ömrü ve bilim yoluna adayan doktorların motivasyonunu törpüleyen bu davalar değişmeli. Neşteri şifa için kullanan arkadaşlarımıza cinayet aleti kullanıyormuş muamelesi yapılmamalı.”
Hukuksal düzenleme yapılmalı
Cevdet Erdöl malpraktis davalarıyla ilgili tahlil tekliflerini şöyleki sıraladı: “Malpraktis davalarının, bu kadar bilinçsizce ve rahatça açılamayacağı konusunda acilen türel bir düzenleme yapılmalı. hiç bir tabip hastasının makus olmasını istemez. Sonuçta tabip de insandır, epeyce ender de olsa istenmeyen bir kusur olduğunda, ortaya çıkabilecek maddi-manevi türel takviye ve tazminatlar devlet tarafınca karşılanmalı. Doktor, devletinin dayanağını her vakit yanında hissetmeli. Uzman konumda olmayan tabip ve sıhhat işçisine iş sorumluluğu verirken dikkat edilmeli, mutlak yetkinlik kriterine göre bakılırsav tarifi yapılmalı ve denetim edilmeli. Tabiplerin ekonomik faktörler başta olmak üzere motivasyonlarını sağlayacak çalışmalara imza atılmalı.”
Cevdet Erdöl
Sıhhat Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Cevdet Erdöl, 2021 Bahar Periyodu Tıpta Uzmanlık İmtihanında en yüksek puanı alan birinci 100 doktorun 27’sinin dermatoloji seçtiğini, riskli, komplikasyonun fazla görüldüğü beyin cerrahisi, bayan doğum, genel cerrahi branşlarından uzak durduğunu söylemiş oldu.
Erdöl : “Listeyi takiben daha sonraki 10 doktor plastik, rekonstrüksiyon ve estetik cerrahi seçerken daha sonraki 8 doktor ise tercihini radyolojiden yana kullanmış. Yani riskli, komplikasyonun fazla görüldüğü beyin cerrahisi, bayan doğum, genel cerrahi, göğüs cerrahisi, kalp damar cerrahisi üzere branşlar tercihlerin epeyce uzağında. Ülkemizin tıbbi geleceğini son derece olumsuz etkileyecek bu gidişatın değişmesi için müdahale gerekiyor.” bu biçimde giderse ne dava açılacak bir cerrah ne davaya mevzu olacak bir ameliyatın kalacağını tabir eden Erdöl, “Yakın gelecekte ameliyatlarımızı yapacak, riskli hastalarımıza el uzatacak kalp, beyin, genel cerrahi uzmanları, kardiyolog, radyolog bulamayacağız. Eşimizin, kızımızın doğumuna girecek kadın-doğum uzmanları, acil servislerde çalışacak nitelikli tabipleri mumla arayacağız” dedi.
BRANŞ ASİSTANI BULUNAMIYOR
Tabiplerin riskli branşlardan uzak durmasının sebeplerine değinen Erdöl, “Tıbbi kusur yani malpraktis davaları, sıhhatte şiddet olayları, asistanlık sürecinin fizikî ve ruhsal olarak yıpratıcı olması, cerrahi branşların ağır iş yükü ve feda edilen yılların karşılığının maddi olarak alınamaması bu branşların seçilmemesine yol açıyor.” sözlerini kullandı. Tıbbi malpraktis davaları adeta bir caydırma hareketine dönüştü.” diyen Erdöl, şu biçimde devam etti: “Hekimleri ekonomik istikametten istismar için kurulan bir bölüm haline gelen bu sistem değişmeli. Davalar niçiniyle yılda 300-400 nakil yapılan hastanelerde cerrahi branş asistanı bulunamaz hale geldi. Kendini insan ömrü ve bilim yoluna adayan doktorların motivasyonunu törpüleyen bu davalar değişmeli. Neşteri şifa için kullanan arkadaşlarımıza cinayet aleti kullanıyormuş muamelesi yapılmamalı.”
Hukuksal düzenleme yapılmalı
Cevdet Erdöl malpraktis davalarıyla ilgili tahlil tekliflerini şöyleki sıraladı: “Malpraktis davalarının, bu kadar bilinçsizce ve rahatça açılamayacağı konusunda acilen türel bir düzenleme yapılmalı. hiç bir tabip hastasının makus olmasını istemez. Sonuçta tabip de insandır, epeyce ender de olsa istenmeyen bir kusur olduğunda, ortaya çıkabilecek maddi-manevi türel takviye ve tazminatlar devlet tarafınca karşılanmalı. Doktor, devletinin dayanağını her vakit yanında hissetmeli. Uzman konumda olmayan tabip ve sıhhat işçisine iş sorumluluğu verirken dikkat edilmeli, mutlak yetkinlik kriterine göre bakılırsav tarifi yapılmalı ve denetim edilmeli. Tabiplerin ekonomik faktörler başta olmak üzere motivasyonlarını sağlayacak çalışmalara imza atılmalı.”